KİTABIN KONUSU:
Bir öğretmenin ,babasının günlüğünü okuyarak geçmişi ile ilgili doğruları bulması.
KİTABIN ÖZETİ
:Zehra kasabanın en tanınan kişisidir.Çok iyi bir
öğretmen olup sevilen birisidir.Fakat geçmişte yaşadılarından dolayı
acıma duygusundan yoksundur.Bir gün Maarif Bey gelip bir mektup
verir.İstanbul’dan cağrıldığını ve babasının çok hasta olduğunu
söyler.Ama o bunu kabul etmez .Çünkü küçükken annesinin ,ablasının ve
kendisinin başına gelen bütün olaylar hep onun yüzündendir.Belli bir
süre sonra baskıya dayanamaz.İstanbul’a gitmek üzere trene biner.Trende
hep babasının annesine ,ablasına bağırmasını,sarhoş sarhoş eve gelmesini
düşündükçe ona nefreti artar.Üstelik komşuları olan Necip Bey ve
ablasının o kadar iyiliğine karşın onlarlada kavga etmiştir.İstanbul’a
gelipte verilen adrese gittiğinde yaşlı bir adam ve kadın onu
beklerl.Onlar babasının öldüğünü söylerler.Ondan kalan birkaç eşya ve
sandık verirler.Akşam uykusu gelmeyince kutuyu açar.Birkaç eşya ve bir
günlük bulur.Günlüğü okumaya başlar.Günlük babasının ilk memur olduğu
yıldan başlar.Birkaç yerden sonra tayini Diyarbakır’a çıkar.Burda
annesiyle tanışır.Herkes onun kötü biri olduğunu söylemesine rağmen onla
evlenir va kaynanasıyla İstanbul’a gelir.Burda karısının ve
kaynanasının kötülüklerini yavaş yavaş öğrenir.Kavga etmeye
başlarlar.Üstelik dolapları karıştırınca aşk mektupları bulur.Bu
mektuplar komşusu Necip Bey’den gelmiştir.Bu olaya cok üzülür ve eve
gelmemeye başlar.Necip Beyle kavga eder ;işten atılır.Sadece iki kızı
için yaşamaktadır artık.Fakat annesi onu kızlarına karşı
kötülemektedir.Ablası annesinin tutarsızlığından dolayı ölür.Diğer
kızının da aynı duruma düşmemesi için evden kaçırır.Bir yurda
yerleştirir.Belli bir süre sonrada karısı ve kaynanası ölür.Günlük
burada biter.Bu olaydan sonra Zehra çok pişman olur.Artık bütün
gerçekleri öğrenmiştir.Ayrıca acımayıda öğrenmiştir.
KİTABIN ANAFİKRİ :Hayatımızda eş şeçimini
çok iyi yapmalıyız.Eğer iyi şeçim yapamazsak ileriki hayatımızda
başarılı olamayız.
KARAKTERLER :
Zehra :Çok iyi bir
öğretmendir.Çok sevilmektedir.Fakat acıma duygusundan yoksundur.Babasına
karşı olan nefreti daha sonra acıya dönüşmüştür.
Mürşit Efendi :Cok iyi birisi olup
dürüsttür.Herkese yardım etmeyi seven birisidir.Memurluk mesleğine çok
düşkün birisidir.Fakat yanlış eş seçiminden dolayı mahvolmuştur. Kendine
içkiye vermiş her şeyini kaybetmiştir.
Annesi :Çok kötü birisi olup evlendikten sonrada kötülüklerine devam etmiştir.Üstelik kocasını aldatmıştır.
Anneannesi :O da kızının kurbanı
olmuştur.Fakat ister istemez bir süre sonra kızının yanında yer
almıştır.Damadına kötülükler yapmıştır.
ROMAN HAKKINDAKİ ŞAHSİ GÖRÜŞLER :Kitap bize hayat
dersi vermekle birlikte o zamanki durumuda göz önüne sermektedir.Kitap
oldukça sürükleyici olup sıkmamaktadır.Dili ağır değildir.
YAZAR HAKKINDA BİLGİ :
REŞAT NURİ GÜNTEKİN
1889 Yılında İstanbul’da doğmuştur ve1956 yılında Londra’da
ölmüştür. Ünlü roman, hikaye ve tiyatro yazarıdır. İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat bölümü mezunudur. Öğretmenlik,
müfettişlik, milletvekilliği ve Paris Kültür Ateşliği gibi görevlerde
bulunmuştur.
Hikaye ve tiyatro türlerinde eser vermiş, olan
Reşat Nuri Güntekin,
asıl şöhretini romanlarıyla ve bilhassa Çalıkuşu romanıyla yapmıştır.
Bu romanda ülkücü aydın bir genç kız tipi olan İstanbullu Feride,
kültürlü, ahlaklı, fazileti ve şefkatiyle, önceleri kendisine birazda
şüpheyle bakan bu insanlarla kaynaşmayı başarmıştır. Bu bakımdan
Çalıkuşu romanı, yazarını gölgede bırakan bir şöhret kazanmıştır. Feride
Anadolu’ya ışık götürecek genç öğretmen hanımlarının örnek tipi haline
gelmiştir.
Reşat Nuri, realist(gerçekçi) bir
romancımızdır.Batı’dan aldığı teknikle yerli olay ve şahısları
anlatmıştır. Memleketimizin çeşitli yerlerinde, toplumun çeşitli zümre
ve tabakalarına mensup insanlar arasında geçen acı-tatlı hayat
sahnelerini eserlerinde canlandırmıştır. Canlı, renkli ve tesirli bir
üslubu vardır. Dili akıcı, temiz bir İstanbul Türkçesidir. Eserleri
görgü ve tecrübeye dayanmaktadır.
Bütün büyük ve hakiki romancılar gibi,
Reşat Nuri Güntekin de gerek Anadolu gerçeklerine, gerekse üzerinde durduğu diğer
mesleklere gerçekleri saptıran peşin hükümlü bir gözle bakmamıştır.
İnsanı insan olarak ele almış, objektif bir gözlem ve değerlendirmeye
tabi tutmuştur.
ESERLERİ:
Çalıkuşu,
Dudaktan Kalbe,
Akşam Güneşi, Acımak, Damga, Kızılcık Dalları, Eski Hastalık, Miskinler
Tekkesi, Anadolu Notları 1-2, Yaprak Dökümü, Ateş Gecesi, Bir Kadın
Düşmanı, Gökyüzü, Değirmen, Yeşil Gece, Olağan İşler, Gizli El,
Haberlerin Çiçeği, Sönmüş Yıldızlar, Tanrı Misafiri, Kan Davası, Kavak
Yelleri, Leyla İle Mecnun, Son Sığınak, Hançer, Hülleci, Bir Köy
Öğretmeni, Balıkesir Muhasebecisi, Tanrı Dağı Ziyafeti, Eski Şarkı, Hz.
Muhammed’in Hayatı, Kahramanlar, Don Kişot, Yabancı, Atlı Adam, Bir
Fakir Delikanlı, La Dam O Kamelya, Evham, Hakikat, İtiraf,